Belagat

Alm. Deklamatorik (m), Rhetorik (m), Fr. Elocution (f), Rhéotorique, İng. Elequence, rheotoric. Sözün
fasih (güzel, düzgün) olmakla beraber, hale ve makama uygun olması. İnsanların belagat ilmine göre
konuşanlarına “beliğ” denir. Sözün fasih olması için, ifadede kusur bulunmaması yerinde ve konuşulan
makama uygun olması gerekir. Söz ne kadar düzgün ve süslü olursa olsun, yerinde ve konuşulan
şahsa göre söylenmezse belagattan uzaktır. Mevki makam sahibi bir kimsenin, karşısında basit ve
laubali; cahil bir kimseye de, alimle görüşür gibi söz söyleyen, yerinde ve adamına göre hitab etmesini
bilmiyor demektir.
Belagata, düzgün ve yerinde söyleyebilmek kabiliyeti de denebilir.
Belagat, cahiliye devri Arap edebiyatında hayli gelişmişti. Fakat bunun bir ilim haline gelişi İslamiyetten
sonradır. Hakiki İslam alimleri, belagat ilmini bilen, beliğ kimselerdi.
Kur'an-ı kerim aynı zamanda bir belagat ölçüsü olarak usul, misal ve kaideler kaynağıdır.
Bu ilmi, bütün kısımları ile birlikte ilk defa sistemleştiren Arab dilinin değerli bilgini büyük Türk dilcisi
Siraceddin Sekkaki’dir. Belagat ilminde diğer mühim kitaplardan biri de Teftazani’nin Mutavvel adlı
eseridir.

0 yorum:

Yorum Gönder